23 Şubat 2013 Cumartesi

KÖREBE

Aşk, onda bir başkasının göremediğini görürken, başkalarının gördüğüne ölümüne kör olmaktır.

Yan masada bir adam. Karşısındaki kızın gözlerinin içine bakıyor, titreyerek. Eli eline değiverse ayakları yerden kesilecek. Gözlerini kırpmadan kırpıştırmadan sürekli kıza bakıyor. Önce adama sonra da merak edip kıza dönüyorum. Başını önüne eğmiş büyük bir iştahla tabağındaki krema sosunu sıyırmakta, tek başına yemek yermiş gibi bir hali var. Çocukcağız bir süre sonra kızın ilgisini çekmek için kendi tabağı ile kızın tabağını yer değiştirip şirinlik yapmaya çalışıyor. Kızdan gelen tepki zoraki, sevimsiz bir gülümseme hepsi o kadar. Allah allah diyorum ne tuhaf. Bu adam bu kızda ne buluyor yahu..!

Bir arkadaşım deli divane olduğu birinin ilk kez evine gidiyor. Bir telaş bir heyecan ki sormayın gitsin. Bütün gece baştan aşağı fiyasko...Olabildiğince özensiz bir karşılama, ikram edilen üçü bir arada kahve, hiç bir mahremiyet gözetilmeksizin darmadağın bırakılmış bir ev.

Karşılıklı bir kaç kelamdan sonra ortam şenlesin diye olsa gerek adam cd çalara yöneliyor. İlk buluşmada romantik bir kaç melodiden daha iyi ne olabilir derken "Demet Akalın sever misin?" diye bir soru geliyor. Bizimki, sevmem hatta nefret ederim ben latin, jazz dinlerim diyemiyor.

Simdi sabaha kadar bu adam sana göre değil desem bir kulağından girip diğerinden çıkacak. Çünkü mevzu bahis aşk olunca kılıflar hazır;

Cahil bir kere senin dengin mi: Öyle ukala bilmiş değil ama.

Zevksizin teki: Bir şekilde kendi tarzı var sempatik aslında.

Bu kadar vurdum duymazlığa pes!: Onun genel yapısı bu sırf bana karsı olsa haklısın.

Kaba saba biriyle ne işin var: Onun yetiştirilme şekli farklı, süt kuzusu olsa daha mi iyiydi?

Aşk diyorduk değil mi? Külliyen aptallık değil de ne?

4 Şubat 2013 Pazartesi

TURK COCUGUNUN TERLIKLE IMTIHANI

Dokuz ay karnımda taşıdım,emzirdim gün be gün büyüttüm,her anına sahitlik ettim..Yine de bütün bunlar tam olarak annelik mertebesine eriştiğimi dün aksam kurduğum su cümle kadar hissettirmedi.

"Bak simdi terlik geliyor ha!"

Lafin ağzımdan çıkmasıyla tüm öfkem yerle bir oldu.Ben birden deli deli gülmeye başlayınca oglan da ne olduğunu anlayamadı ve tum sevimliliğiyle sırıtmaya başladı.

Ah be Asli dedim kendi kendime iste simdi gercek bir anne oldun.Bir kaç zaman sonra el alemin çocuğu ile baslayan cümleler de kurmaya baslarsan hic şaşırma.İnsan yaslandıkça annesine benzer diyorlar ya doğruymuş,ya da anne olunca anlarsın diyenler yüzde yüz haklıymış.

İsin komik tarafı bizim çocukluğumuzda terlik gercek bir silah anneler de deneyimli birer silahşor gibiydi.Ani bir hareketle oldu bitti diyene kadar terlik fırlamış olur ve  vurduğu yerde gul biterdi.Epey bir maharet isiydi etrafta koşuşturan bir çocuğa terligi denk getirmek.O donemin terlikleri de okkalıydı hani.Simdikiler gibi ici disi elyaf yumuşacık ev terlikleri nerdeee...Üstleri hakiki deri altları kösele.Hele bir esem terlikler vardı ki sormayın gitsin.Hatırlayanlar bilir.Altı en az dort cm.kalınlığında müthiş agir bir terlikti.Kaba ete oturdu mu alkış patlamış gibi bir ses çıkar,acisi insanin içine otururdu.Şimdiki çocuklar şanslı.

Ben de geleneksel anne yöntemi ile Deniz'i korkutmak için terlikle tehdit ettim.Kıyıp da vuracağımdan degil elbet.Sonra ayağıma baktim da  plastik parmak arası bir terlik.Attığım tas ürküttüğüm kurbağaya bile değmez :)

 Artık modern caga uygun ve daha etkin tehditler lazim ama insan annesinden  kulağında kalanı çocuğuna zikrediveriyor farkında olmadan.

"Deniz oglum bak şansını zorlama yoksa ipadi yarin sabah ofise götürürüm" yerine göre çok daha etkili olabilir...